Allah bizi faydasız ilimden korusun ve ilim yolundan, gerçek ilmin yolundan, O'nun yolundan, Resulünün yolundan ayırmasın.

“Alimlerin abid’e üstünlüğü, Peygamberin herhangi bir insana üstünlüğü gibidir” diyen Hazret-i Rasulullah, “Allah, melekleri, hatta yuvasındaki karıncaya ve hatta denizlerdeki balığa kadar göklerdeki ve yerlerdeki herşey insanlara hayrı öğreten kişiye dua ederler” diye ilave ediyor. “Kıyamet gününde alimlerin mürekkebi ile şehitlerin kanı tartılır; alimlerin mürekkebi şehitlerin kanından daha ağır gelir”...

Bir gün Sahabe’den biri Peygamberimize gelerek, “Ey Allah’ın Resulü, bana İslam hakkında bir söz söyle ki, senden başkasına bu konuda başka birşey sormaya ihtiyacım kalmasın” der. Peygamberimizin cevabı hepimize, herkese, bütün insanlığa ebediyen yol gösterecek bir öğüttür: “ALLAH’A İNANDIM DE, ONDAN SONRA DA DOSDOGRU OL”... Allah’a kâmil iman da, “dosdoğru olmak” da ancak bilmekle, ancak ilimle mümkündür. Allah bizi faydasız ilimden korusun ve ilim yolundan, gerçek ilmin yolundan, O’nun yolundan, Resulünün yolundan ayırmasın.

Yunus Emre ne güzel söylemiş:

İlim ilim bilmektir,
İlim kendin bilmektir
Sen kendini bilmezsin
Bu nice okumaktır

Hiç yorum yok: