Zehrin Tadı


Zehir miydi beni böyle sarhoş eden.
Deli olmak zehir içince mi başlardı.
Zehir neydi?
Bal mıydı zehri hükümsüz kılan.
Aşk mıydı her şeyi tahtsız bırakan.

Bal tatlıydı madem neden zehri içmeden varamadım balın tadına.
Bir derya ki ilahi aşkın deryası, zehir içenler balı istemez.
Ballar balı o ki dermanı derte vermiştir
Tadına aşk’ın(c.c) adı ile varmışsa insan iç zehri ne ola ki

En sonu ölüm ola.
Oda sana vuslat ola.
Vuslat ise bayram ola.
Sevgiliye ki hakiki sevgiliye(c.c) varmak ola.
Bir tebessüm kondur zehrin yanağına.
Bir de binleri bula

Ey zehre tat veren Rabbim Sana gitmeyecek yol bal olsa ne olur.
İçim Senle dolmadıktan sonra gitmek nereye olsa oda hükümsüz olur.
Gitmek isterim gayrı, zehri içmek isterim gayrı.
Yar(c.c) dediğime kavuşmak isterim gayrı.
Ey gönlümüm nazik ve narin gülü baharım kışa dönmeden, kışım ayaza dönmeden, bakışım yere düşmeden gel.
Gel ki Senden(c.c) gayrisi ile avunamadım.

Her şey acıymış meğer.
Ve meğer zehir tatlıymış.
Tat bir dilde miymiş ki?
Tat önce gönüldeymiş.
Dil ise varsın zehrin tadını alsın.
Bal içeride.

Sen inmezsen mahzene bulamazsın elbet ne nerde.
Bir yudum aşk, zehrin tadını alır ebediyetlerde yâre yaren yapar.
Bir yudum aşk ile kimler kör oldu. Bir yudum aşk ile kimler Dünyadan geçer oldu.
Bir yudum aşk ile söz değil öz vuslat ile doldu.
Bir yudum aşk(c.c)ile bitsin, tükensin, yok olsun ama aşkım zehri içmek de olsa oda bana bal olsun.

BİR YUDUM AŞK(C.C) …
Hicanın hücresinde eli kelepçeli bir gedayım

Hiç yorum yok: